GÜNEYLİ KÖYÜ

Köy, Gelibolu’nun kuzeyinde, merkeze 11 km, Gelibolu-İstanbul karayoluna 900 metre, Saroz körfezine 1 km uzaklıkta Saroz’a hakim bir yerde bulunmaktadır.

Köy 1935 yılında Bulgaristan’ın özellikle Osmanpazarı (bugünkü adı Taragoviç) kasabasının etrafından gelenler tarafından kurulmuş 1951 yılında aynı bölgeden gelenlerle bu günkü halini almıştır. Köye ilk gelenler Çimpe kalesi ve şimdiki köyün batı tarafında eskiden var olan Askeri Mahfeler ve çiftliklere yerleşmişler, Devlet tarafından yaptırılan binaların 1937 yılında tamamlanmasıyla bu günkü evlerine yerleşmişlerdir.

Köyün adı; burada yaşayan çiftlik sahiplerinden birinin adını taşımakla beraber KARGICIK olarak da anılır. Rivayete göre fetih yıllarında Gazi Süleyman Paşa askeri ile beraber köyün batı tarafında bulunan (köylünün tepe arkası dediği) yerde mola verir. Öğle vakti olduğundan abdest almak için su ister. Uzun bir zaman aranmasına rağmen su bulunamaz. Paşa hiddetlenir, belinden “KARGI” sını (o dönem askerlerin kullandığı savaş bıçağı) çıkartır, olduğu yerde toprağa saplar, geriye çektiğinde su fışkırır. Bu sudan ihtiyaçlar karşılanır. Rivayet odur, ancak gerçek olan o su için yapılan çeşme bu gün bile akmaktadır. Köylü çeşmeye yıllardır KARGICIK çeşmesi demektedir.

Köy halkı bölgede macır (muhacir) olarak anılır. Bilindiği üzere macır (muhacir) bir yerden diğer yere göç eden demektir. Osmanlı Balkanlara, özellikle Karaman beyliğinden seçkin aileleri alarak yerleştirmiş, oraların birer Türk yurdu olmasını sağlamıştır. Bu nedenle köy halkının soyu Karaman Yörüklerinden gelmektedir. Bu gün köyün yaşlıları ile görüşür de Konya yöresinin kültürünü karşılaştırırsanız gerçeği görebilirsiniz. Örneğin kadınların giyimleri, yemek kültürleri, düğünleri, konuşmalarda kullandıkları kelimeler aynıdır.

Köy halkının geçim kaynağı tarım, hayvancılık ve balıkçılıktır. Son yıllarda yazlıklar köyde yaşayanlar için büyük bir istihdam yaratmaktadır.

1978 yılından itibaren sahil şeridinde, yazlık evlerin yapımına başlanmış olup, 1985 yılından sonra tam bir tatil köyü görünümünü almıştır. Konum olarak Saroz’a hakim olan bölgeden açık havalarda Saroz körfezini Semendirek adasına kadar görme imkanı olmaktadır.

Sahil şeridinde denize girilebilecek bir çok koy bulunmakla beraber özellikle liman (koyun limanı) harika kumu ve sığ başlayıp kademeli olarak derinleşen suları, çocuklar, yüzme bilmeyenler ve iyi yüzücüler için ideal bir plajdır. Ayrıca, Fatma kadın çeşmesi (Davut iskele), Mahmutpaşa (incirlik), Asker çeşme, Emel Sayın koyu (karanlık dere) daha sakin ve derin sulara sahip. Burada Karanlıkdere koyundan söz etmek istiyorum; burası ulaşımı biraz zor olmakla beraber yukarıdan bakıldığında o kadar canlı bir maviye sahip ki gelen yazlıkçıların dediği gibi aynı “Emel Sayın”ın gözleri gibi mas mavi canlı ve tertemiz sulara sahip. Bu nedenle son 20 yıl dan bu yana Emel Sayın Koy’u olarak anılmaktadır. Bu koylar arasında olta balıkçılığı için çok güzel kayalıklar bulunmaktadır.

Ulaşım; Şehirler arası yola çok yakın olan köy’e, otobüs veya her model otonuz ile rahatlıkla ulaşabilir, hatta söz konusu koy’lara aracınızla bile gidebilirsiniz.

Konaklama; Sahilde her keseye uygun Hotel, Motel, Pansiyon ve sezonluk evler bulunmaktadır. Ayrıca köy içinde sezonluk kiralık evler bulabilirsiniz.

Beslenme; Mevcut Hotel ve Motellerin restoranları yanında her türlü gıda ihtiyacınızı karşılayabilecek Büfe, Merket, Çay Bahçesi, Gazino, Bar bulunmakla beraber Gelibolu’ya sadece 11 km uzaklıktadır. Tabiidir ki tercih edilecek en güzel yiyecek Saroz un temiz sularında avlanmış